Basılı mı, Dijital mi? Okuma Alışkanlıklarımız Üzerine Bilim Ne Diyor?

Dijital ekranlar hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi, ancak basılı kitapların sunduğu avantajlar hala geçerli mi? Araştırmalar, okuma anlayışı ve öğrenme üzerindeki etkileriyle ilgili çarpıcı sonuçlar ortaya koyuyor.

Sayfayı Çevirmek: Araştırmalar Basılı ve Dijital Okuma Hakkında Ne Gösteriyor?

Lidia Altamura

Dijital cihazların okuma amacıyla kullanımı, son yirmi beş yılda okullarda büyük bir artış göstermiştir. Günümüzde neredeyse her ABD okulunda dijital cihazlar kullanılmakta ve bu teknolojiye yıllık milyarlarca dolar yatırım yapılmaktadır.

Dijital öğrenme teknolojilerinin bu kadar yaygınlaşmasının nedenlerini anlamak zor değil. Tabletler ve e-kitaplar gibi araçlar, okuyuculara güncel içeriğe daha fazla erişim sağlama, etkileşimli özelliklerle ilgilerini artırma ve erişilebilirliklerini geliştirme (örn. metinden konuşmaya çeviri, ayarlanabilir yazı tipi boyutları, yüksek kontrast modları) gibi birçok avantaj sunmaktadır.

Bu kadar çok fayda varken, dijital cihazların basılı materyallere kıyasla üstün olduğu düşünülmektedir. Peki, gerçekten öyle mi?

Bu soruya yanıt bulmak için araştırma ekibimle birlikte 74 çalışmayı içeren iki meta-analiz gerçekleştirdik. Genel olarak, dijital cihaz kullanımının okuma sonuçlarıyla küçük bir negatif ilişkiye sahip olduğunu tespit ettik. Farklı yaş gruplarında bu olumsuz etkinin daha güçlü olup olmadığı konusunda bulgular karışıktı. Ayrıca, taşınabilir dijital cihazlarda (tabletler ve e-kitap okuyucular) okumanın, bilgisayarda okumaya kıyasla daha küçük olumsuz etkiler ürettiğini gözlemledik.

Basılı Okumanın Faydaları

Araştırmalar, sık okuma alışkanlığı kazanan genç okuyucuların okuma becerilerini geliştirdiğini ve düzenli okumanın okuyucuları zamanla daha zorlu metinleri keşfetmeye teşvik ettiğini göstermektedir. Okuryazarlık becerileri, ilgi ve dil öğrenme arasındaki bu dinamik ilişki bazen “okumanın erdemli döngüsü” olarak adlandırılır.

Dijital araçların olumlu okuma sonuçlarını teşvik edip etmediği sorusu önemlidir, çünkü basılı materyallerle okumanın faydaları üzerine geniş bir literatür bulunmaktadır. Ancak bu avantajların dijital cihazlara da aynı şekilde yansıyıp yansımadığı net değildir.

Örneğin, 2022 yılında yaptığımız deneysel bir çalışmada, katılımcılara aynı metni iki farklı formatta sunduk: biri tablette, diğeri ise basılı kâğıtta. Sonuçlar, dijital ekranlardan okuma yapanların, basılı materyallerden okuyanlara kıyasla bilgiyi biraz daha az anladığını ve hatırladığını gösterdi.

Dijital Okuma Alışkanlığı ve Okuduğunu Anlama

2023 yılında, meslektaşlarım ve ben 2000 ile 2022 yılları arasında yayınlanan 25 korelasyonel çalışmanın meta-analizini gerçekleştirdik. Bu çalışmalar, boş zamanlarında dizüstü bilgisayar, tablet veya e-kitap gibi dijital cihazlarla okuma sıklığı ile okuduğunu anlama arasındaki ilişkiyi test etti. Analizimizde en az üç düzine ülkeden toplam 470.000 katılımcı yer aldı. Genel bulgularımız, boş zamanlarda dijital cihazlardan yapılan okumanın okuduğunu anlama ile küçük bir negatif ilişkiye sahip olduğunu gösterdi (r = -0.06).

Sonuçlarımız yaş gruplarına göre farklılık gösterdi. İlkokul ve ortaokul döneminde, olumsuz ilişki biraz daha güçlüydü, ancak lise ve üniversite döneminde, boş zamanlarında dijital cihazlarla okuma yapanlar için okuduğunu anlama ile küçük bir pozitif ilişki bulduk. Bunun, genç okuyucuların ekranlarda bilgiyi işlemekte daha fazla zorlanmaları, dijital özellikler tarafından daha fazla dikkatlerinin dağılması ve uzun süreli ekran kullanımında daha fazla fiziksel rahatsızlık hissetmeleri nedeniyle ortaya çıkabileceğini düşünüyoruz.

Basılı ve Dijital Okuma Karşılaştırması

2024 yılında, meslektaşlarımla birlikte 49 çalışmanın sonuçlarını birleştiren ikinci bir meta-analiz yayınladık. Bu çalışmalar, basılı ve taşınabilir dijital cihazlarda (örn. tabletler ve e-kitap okuyucular) okuma anlayışını karşılaştırıyordu.

161.469 katılımcıyı içeren 30 çalışma, farklı kişileri farklı okuma formatlarını kullanırken karşılaştırdı.

1.379 katılımcıyı içeren 19 çalışma, aynı kişilerin farklı formatlarda okuma yaptığı durumları karşılaştırdı.

Her iki araştırma tasarımında da (katılımcılar arası: g = −0.113, katılımcılar içi: g = −0.103) dijital cihazlardan okumanın basılı materyallere kıyasla küçük ama anlamlı bir negatif etkisi olduğu görüldü.

Ancak, bilgisayarlarda okumayla kıyaslandığında, taşınabilir cihazlardan okumanın olumsuz etkisinin yaklaşık yarı yarıya azaldığını tespit ettik. Bunun nedeni, e-kitap okuyucular gibi taşınabilir cihazların dikkat dağıtıcı unsurları azaltması ve basılı materyallerle daha benzer bir okuma deneyimi sunması olabilir.

Dijital Okuma Neden Daha Az Etkili?

Dijital okumanın olumsuz etkileriyle ilgili en etkili teorilerden biri “yüzeysel okuma hipotezi”dir. Bu hipoteze göre, dijital cihazlarla yapılan tipik etkileşimler genellikle kısa metinlerle hızlı bir şekilde etkileşim kurmayı içerir. Bu durum, insanların bilgiyi derinlemesine incelemek yerine, mümkün olduğunca fazla içeriği yüzeysel bir şekilde gözden geçirmesine yol açabilir.

Basılı materyaller söz konusu olduğunda ise, bireyler genellikle daha dikkatli ve odaklanarak okumayı beklerler. Çalışmalar, insanların basılı kitapları tercih ettiğini çünkü bunları okurken daha iyi odaklanabildiklerini göstermektedir.

Dijital metinlerin genellikle pikselli olması da beyne ek bir bilişsel yük getirebilir. Bazı deneyler, ekranlardaki piksellerin ve pikseller arasındaki boşlukların beyin tarafından çözülmesi gerektiğini ve bunun bilgi işlemeyi daha zor hale getirebileceğini öne sürmektedir.

Ayrıca, internet üzerindeki dijital içeriklerin daha parçalı, bağlamsız ve bazen yanlış olma olasılığı daha yüksektir. Dijital metinlerde kullanılan dil genellikle konuşma diline daha yakındır ve resmi kelime bilgisi ile dilbilgisi kurallarına daha az bağlıdır. Bu nedenle, dijital metinler, okuyucuların gelişmiş sözdizimi yapılarına maruz kalmasını ve kelime dağarcıklarını zenginleştirmelerini sınırlayabilir.

Okullar İçin Çıkarımlar

Ekranlar, çocukların günlük yaşamının ayrılmaz bir parçası olmaya devam edecektir. Ancak, okullarda ekranları tamamen ortadan kaldırmak yerine, dijital cihazların bilişsel süreçleri nasıl etkilediğini ve okuduğunu anlama becerilerini nasıl artırabileceğini veya engelleyebileceğini anlamaya odaklanmalıyız.

Örneğin, bir sınıf projesi için araştırma yaparken dijital ekranlardan bilgi edinmek mantıklı olabilir. Ancak, okuduğunu anlama etkinlikleri söz konusu olduğunda, basılı materyallerin muhtemelen daha faydalı olacağını söyleyebiliriz.

Lidia Altamura, Valencia Üniversitesi’nde araştırmacıdır.